71,50 ₺110,00 ₺
Kısa öykülerden oluşan Gökler Üstünde Yirmi Bin Fersah, sizi farklı farklı uzaylılarla, astronot bir kurtla, uzay alfabesiyle ve peynirden yapılmış bir ayla tanıştıracak!
Araştırmalar ve incelemeler devam ediyor, roketler hâlâ uzaya çıkıyor olabilir. Ama 2011 İtalyan Andersen ödüllü yazar Andrea Valente evreni çoktan keşfetti!
Kısa öykülerden oluşan Gökler Üstünde Yirmi Bin Fersah, sizi farklı farklı uzaylılarla, astronot bir kurtla, uzay alfabesiyle ve peynirden yapılmış bir ayla tanıştıracak!
| Yazar İsmi | |
|---|---|
| Editör | Gamze Kabadayı |
| Boyut | 13x20cm |
| Sayfa Sayısı | |
| Cilt | 230 gr. Amerikan Bristol |
Yorum bulunamadı!
Yorumları sadece satın almış kullanıcılar yapabilirler.
DÜNYANIN EN GÜZEL MASALLARI,
MÜZİKLE DAHA GÜZEL!
Dünyanın dört bir yanından seçilmiş en güzel çocuk masalları,
müzikle buluştu, şarkılarla coştu, resimle güzelleşti ve
“Müzikli Masal Sepeti” serisinde bir araya geldi! Hem Türkçe hem İngilizce!
Tüm çocuklar okusun, dinlesin, öğrensin ve eğlensin diye…
Bir gün, Küçük Fil’in anne ve babası sandalla denize açıldı; ama sonra geri dönmediler. Küçük Fil yapayalnız kalmıştı. Ta ki, Fil Amca gelene kadar!
Fil Amca, Küçük Fil’i yanına aldı. Birlikte, tren yolculuğu yaptılar, sihirli lambanın örümceğiyle tanıştılar, Kral ve Prens olup güneşin doğuşunu müzikle karşıladılar, şarkı söylediler… Birlikte çok güldüler, çok eğlendiler… Sonra bir gün, Fil Amca’ya bir telgraf geldi. Bu telgrafa çok sevindiler. Çünkü mutluluk, onları bekliyordu!
Bir ağacın, ne kadar BÜYÜK olursa olsun tek bir ağacın gündelik yaşamımızdaki yeri nedir?
Aynı çiftlikte yaşayan üç arkadaş, Süslü Horoz, Tüysüz Fare ve Tombalak Domuz, günümüzün ölümsüz çocuk kitabı kahramanları arasında yer alıyor. Arkadaşlar, bizlere hayatın zor ve kolay yanları ile, nasıl birlikte başa çıkabileceğimizi gösteriyor. Ne de olsa, gerçek arkadaşlar yenilmezdir.
Küçük Dedektif Daniel, bu üçüncü kitapta, ilkokula hazırlık sınıfında ve yine ardı arkası kesilmeyen sorularla renklendiriyor dünyayı.
Çekirge hep bir yolculuğa çıkmak, yeni yerler görüp yeni şeyler yapmak istiyordu. Bir sabah çok güzel bir yol buldu ve yolculuğuna başladı. Bu yolda, “Sabahları Sevenler Kulübü” böceklerinden bir elmanın içinde yaşayan kurtçuğa, titiz mi titiz Sinek’ten dediğim dedik sandalcı Sivrisinek’e, çok düzenli mantarlardan kibirli yusufçuklara, pek çok yolcuyla tanıştı.
Ayıcık ve Kaplancık o kadar yakın dostlardır ki, bir gün Kaplancık, balık tutmaya giden Ayıcık’a şöyle der:
“Sen gittiğin zaman kendimi çok yalnız hissediyorum. Lütfen bana gittiğin yerlerden mektup yaz ki, aldığımda mutlu olayım,
olur mu?”
Kaplancık’ın Ayıcık’a mektup yazması ile başlayan bu haberleşme serüvenine önce Hızlı Ayakkabılı Tavşan katılır; sonra da Şanslı Köstebek, Ördek Teyze, Amcaoğlu Kirpi, Uzun Burunlu Adam, Fil ve diğerleri.
Ah, işte böyledir mektuplar! Sadece bir mektup bile, kooooskocaman mutluluklar yaratabilir!
